5 Haziran 2007 Salı

Pişt!

Sahnedeyim;

Perdeler açılıyor,

Işık hafifçe kararıyor.

Tüm gözler üstümde.

Tek kişilik oyunumu,

İzliyor tüm dünya.

Aralarında fısıldaşıyorlar.

Benden bahsediyorlar,

Neler olacak? Merak ediyorlar

Ama bu sefer;

Farklı olacak diyorum,

Çünkü ben doğaçlama severim,

Onlar bilmiyorlar ama...

Sadece başka bir kukla sanıyorlar.

Kendileri gibi;

İplerine dolaşmış,

Tahta,boyalı,dolaylı...

Ama iplerim yok benim,

Çok önceleri koptular belki

Hatırlamıyorum bile,

Daha önceleri rol arkadaşlarımı,

Üzmek istemiyordum belki,

Onları taklit edip tamamlıyordum,

İplerim var sanıyordu izleyenler de.

Bu sefer tek başımayım.

Dekor bile yok,

Ben varım,

Özgür ve huzurlu,

...

Ve tamamen açıldı perdeler,

Oyunu sergileme zamanı!

Oturuyorum yere,

Ah! Hepsi nasılda merak ediyor ne yapacağımı!

Ben onlara bakıyorum,

Onlar bana.

Tek bir ses çıkıyor sadece,

-Hadisene kardeşim- diyor.

İşte beklediğim işaret.

Ayağa kalkıyorum.

Seyircilere yaklaşıp,

Bir eğiliyorum,

Ellerim yerleri süpürüyor,

Gözlerim bana seslenende,

Hiç ayrılmıyor.

Başlıyorum dansıma,

İpimi çeken böyle yapamaz biliyorlar,

Hepsi şaşkın!

Görmemişler 2000 yılı aşkın,

Ne yapıyor bu? diyorlar.

Ve duruyorum.Başım dönüyor.

Hiç bu kadar hoş hissetmemiştim.

Sonra sahnenin kenarından bir ses,

-Pişt, ne yapıyorsun anlayacaklar-

O an yalnız olmadığımı anlıyorum!

Tek değilmişim,iplerini koparan başka biri daha var!

O da gelse keşke sahneye.

Yardım etse bana,

Ama "hayır" diyor.Cesaret edemiyor.

Ve diğerleri kıskanıyor bizi.

Üstüste yığılmış olanlar,

Hala ipleri var!

Hepsi birbirine dolanmış.

Neden sonra hatırlıyorum...

Sahnedeyim.

Kafamı kaldırıp bakıyorum ileriye,

-Hadisene kardeşim- diyene.

Bir gülücük,bir tebessüm var.

Aklıma bir şey geliyor!

Hiç adım atmadım sahneden dışarı,

İlk olacak!

"Pişt!" diyen korkuyla bakıyor,

Anlıyor neler olacağını.

Gözlerini yumuyor.

Yanakları kızarıyor!

Tam perdenin yanından atlarken ben;

Bir el takılıyor bana,

İnce bacağıma!

Sıkı sıkı tutuyor.Bırakmıyor!

Ama bir kez adımımı attım.Duramıyorum...

Sahnenin kenarında tahtadan boynum,

Sessiz bir çıtırtı!

Oyunlarım gibi.

Ve kırılıyor işte.

Son!

...

Perde inerken ve tebessüm eden gülerken;

Görüyorum, bacağımı tutanın gözünde,

Bir damla yaş,

Kırılmış; ona bakan kafama bakıyor.

Hala tutuyor bedenimden geri kalanları;

Sıkı sıkı.

En iyi dostum olan, o tutan,

Sanki diyor; "en iyisi buydu."

"Haklısın" diyorum.

...

Perde tamamen kapandı artık.

İnsanlar gitti.

Başımda "pişt!" diyen.

Bana bakıyor.

Gözleri açık artık

Yanakları, hala kırmızı;

Kuklacı öyle boyamış sanırım.

"İyi halt yedin Hıyar!" diyor...

Ve kafamı her gece olduğu gibi,

Tekrar bedenime götürüyor!

.

.

.

7 yorum:

Mavisel dedi ki...

Ya çok beğendim ben!
Bir an için sonu gelmeyecek zannettim uzadıkça uzuyor gibiydi.
Çok hoş olmuş ya, yine kurgu yok bence.
Aslında niye benim aklıma gelmedi önce böyle bir anlatım ve kahramn diye kıskandığımı itiraf etmeliyim.

Kalemine düşüne sağlık...

Unknown dedi ki...

merhaba, seni tanımadan yapacağım bu yorum seninle ne kadar örtüşür bilemiyorum [gerçi örtüşmesi de gerekiyor mu onu da bilmiyorum, sadece yazına yorum yapıyorum :)]ama yazını çok beğendim. İnsana yalnız olmadığını, iplerini koparanın sadece kendisi olmadığını o kadar iyi anlatıyor ki, soluksuz okudum yazını.
Not: son cümle uzun olmuş diyenlere atfen yazılmıştır :)

Mavisel dedi ki...

Ben uzun olmasınından memnuniyetsizlik duymamıştım aslında ama öyle bir cümle kurmuşum ki öyle anlaşılıyor...

Uzundu ve güzeldi...

Semih dedi ki...

Ve kafamı her gece olduğu gibi,
Tekrar bedenime götürüyor!

Sizce iplerimizi kopardık mı? Yoksa kuklacı çok mu yetenekli?


Teşekkürler bu arada yorumlar için :)

Pınar Özcanlı dedi ki...

Ben siiri anla(mis)dim Semih, siirin hikayesi ahenginden yani siir tinisindan daha guzel geldi bana.

Unknown dedi ki...

Hiç bir zaman iplerimizi koparamadık sadece iki şey koparttığımızı zannettirdi bize
iplerimizde olan esneme ve iplerle bağlanan bedenimizin bu acıya alışması... Bir gün gerçekten iplerimizi kopardığımızda bu dünya için çok geç olsada umarım hepimiz mutluluğu yakalarız...
Yorum yapmayı unutuyodum nerdeyse
farklı,uyumlu,sürükleyici olmuş. Güzel olmuş :)

Mavisel dedi ki...

İpleri koparmak mutluluk için yeterli mi acaba?
Ya da kafa bedene gitmeli mi...

eksikhece.com

Artık http://eksikhece.com 'dayız!!!